Bayiler Tüketicilere, Tüketiciler Bayilere Kızgın Peki Kim Haklı?
Geçtiğimiz yıllarda otomobil piyasasında öylesine büyük problemler yaşandı ki, toplumda travma yaratan bu gelişmişlerin izleri yıllarca devam edecek gibi görünüyor. Bayiler ve galericiler, zor durumda bulunan tüketicilerin ellerindeki arabaları alırken sıkı pazarlık yaparken, kendileri satarken neredeyse sıfır fiyatından daha fazlaya 5-10 yaşındaki arabaları satmaya çalışmaları, kaportada bulunan en ufak boya yüzünden “pert kayıtlı araç” muamelesi yapmaları şu anda yaşanan tepkiye neden olan olaylardan. Peki gerçekten kim haklı?
Geçtiğimiz temmuz ayından beri blog sitemde bu konuyla ilgili bir çok yazı yazdım. Bir otomobil sever olarak piyasayı herkes kadar takip etmeye çalışıyorum. Hatırlamamız açısından son yıllarda otomobil piyasasının bu hale gelmesinin nedenlerine kısaca değinelim.
- Pandemiyle birlikte artan talep.
- Artan enflasyon ve düşük mevduat faizlerinden dolayı otomobillerin yatırım aracına dönüşmesi
- Artan talebi karşılayamayan arz.
Bu 3 ana sebepten dolayı otomobil piyasası karma karışık bir hal aldı. Galericiler, bayilerle anlaşıp kendilerine ayrılan arabaları alırken, araç bulmayı başaran şanslılar ise bayilere elden paralar, aksesuar adı altında fahiş paralar vermeye razıydılar.
Neden olmasınlar ki. 1 ay içinde belki de araç iki katına çıkacaktı! Gerçekten böyle zamanlar yaşadık arkadaşlar. Unutanlarınız olmuştur belki. Şimdi bayiler araç almak isteyenlerin peşine düşmüş vaziyette olsa da bir dönem böyleydi.
Hatta diğer sektörlerde iş yapanlar bile işlerini bırakıp bu araba al-sat işine girdiler. Araç satışlarında rekorlar kırılıyor. Çinli arabalar bile yok satıyor. Bayilerde araba olmasa bile, herkes ama herkes hınca hınç araba alıyordu.
Araba almak isteyen bireysel tüketicilerde o bayi benim, bu bayi senin araba bulmaya çalışıyor. Araba bulamadığı gibi bayiden azarı işitip evine eli boş dönüyordu.
Düşük faiz politikası terk edilmeye başlanınca finansmanda yaşanan zorluk araç fiyatlarını düşürmese de al-satçıların piyasadan çekilmesine neden oldu.
Bireysel tüketiciler araç bulabilmeye başlayınca 2023 yılının son aylarına doğru satışlar yeniden artarak 2023 yılını rekorla kapatan araç piyasasın gözler ikinci ele çevrilmişti.
İkinci elde piyasanın balon olduğunu takip edenler hatırlayacaklardır. 10 yaşındaki arabalara inanılmaz paralar isteniyor her araca bulunmaz hint kumaşı muamelesi yapılıyordu.
Yine ikinci elde durum aynı sayılabilir büyük oranda piyasadaki köpük gitse de Mayıs ayıyla birlikte başlayan kampanyalara rağmen ikinci elde fiyatlar yeterince düşmediği kaanatindeyim. Bunu sebebi ise GSR II regülasyonlarından dolayı indirimde olan modellerin Temmuz ayından sonra tekrar yükselişe geçeceği beklentisi ikinci elde yeterince indirime yansımadığı söylenebilir.
Ancak ben ikinci elde fiyatların düşmemesine rağmen sıfır araç fiyatlarının mevcuttaki fiyatlara oranla daha da artacağını düşünmüyorum. Bunun sebebini size bir örnekle açıklamaya çalışayım.
Fiyatların 7 temmuzdan sonra bir süre artacağını tahmin etmek zor değil. Ancak finansmandaki zorluklar, araç kredilerindeki yüksek faiz oranları bu şekilde devam ettiği sürece yüksek karlılıkla araç satışları olmayacaktır. Yani eski günler geride kalabilir.
Geçtiğimiz haftalarda çok konuşulan bu gönderi otomobil bayilerinin, araçlarda bulunan ÖTV ve KDV gibi vergilere rağmen oldukça karlı satışlar yaptığının göstergesi. Yine aynı markanın B SUV modeli liste fiyatından tam tamına 367 bin ₺ kadar indirim yapılıyor ve yine (bence) yüksek bir kar edilebiliyor.
Ancak bu dönemler biraz eskide kaldı. Türkiye’de hızlı bir şekilde büyüyen otomobil sektörü(sadece satış kısmı) yine aynı hızla düşecektir.
Bu ilişkin aşağıdaki yazımıza da göz atabilirsiniz:
Galericiler, yetkili bayiler birazda ektiklerini biçiyorlar. Araç almak isteyen bireysel kullanıcılardan elden para istemeler, aksesuar adı altında yapılan soygunlar, bütün uyarı ve ikazlara rağmen “belli bir kısım” insana yapılan satışlar bireysel müşterileri oldukça sinirlendirdi.
Bu durumdan ağzı yananlardan biri olarak bizi galericilerin eline mahkum bırakan bayilere haklı olmakta oldukça haklıyız.
Galericiler ve sonradan mantar gibi türeyen al-satçılar da bu durumdan nasibini aldı. Geçtiğimiz yıl haber kanallarına çıkan şu haberi hepiniz hatırlarsınız:
Hayvancılıkla uğraşan bir yurttaş bütün hayvanlarını satarak al-satçı olmaya karar veriyor. Araba işinde çok tatlı para var vurgusu ise oldukça önemli. Çünkü geçtiğimiz yıllarda galericiler araba ticaretinden korkunç paralar kazandılar. Şimdiler de ise galericiler isyanda. Bayramın gelmesi bile kendilerini kurtarmamış..
Galericilere olan bu öfkenin sebebi malum. En ufak boyası olan arabaya pert kayıtlıymış muamelesi yapıp “ölü” fiyata alırken, sıfıra yakın fiyatlara satmaya çalışmaları tepki görüyordu. Şimdilerde ise bu haberleri gören geçmişte “ağzı” yanan bireysel müşteriler derin bir ohhh çekiyorlar.
Arabanın artık bir yatırım aracı olmadığını kabullenmemiz ve ihtiyaçlarımız doğrultusunda kullanabileceğimiz araçları almamız önemli. Piyasanın uzun bir süre kendine gelemeyeceği de ortada. Finansman sorunu çözülmeden fiyatların bir miktar daha aşağı ineceğini (fiyatı fazla abartılmış ikinci el araçlarda) yıl sonuna kadar görebiliriz. Değerinde satılan arabalara sahip olmanız dileğiyle. Hepinize güvenli sürüşler dilerim.
Zapyus Media sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.